16 Mayıs 2011 Pazartesi

Yumurtalık Kisti Çıkarılması (Kistektomi) Ameliyatı

Sponsorlu Bağlantılar:

Yumurtalık Kisti Çıkarılması Ameliyatı (Kistektomi)
Bu yazı­nın amacı yumurtalık kistleri­nin hangi durumda çıkarılma­sı gerektiği­ni anlamanıza yardımcı olmak ve ameliyat tekniği konusun­da bilgi sahibi olmanızı sağlamaktır­.

Yumurtalık kistleri yumurtalık dokusun­dan gelişen, özellikle üreme çağındaki kadınlar­da nispeten  sık görülen  ve büyük çoğunluğu selim tabiyatlı oluşumlardır­. Özellikle ileri yaşlar­da meydana gelen kistlerin bir kısmı ise yumurtalık kanserine bağlı bir şekilde gelişirler.

Üreme çağındaki kadınlara başka bir nedenle yapılan jinekolojik muayenede işlevsel yumurtalık kistlerine (bu kistler adet döngülerinden  birinde yumurtlama işlevi­nin tam gerçekleşememesine bağlı oluşurlar) nispeten  sık rastlanır Bu tip kistlerin en  önemli özelliği bir veya birkaç adet döngüsü sonun­da kendiliğinden  kaybolabilme olasılıkları­nın yüksek olmasıdır­. bu sebepten  dolayı çoğu hal­de tanı konduktan sonra kistin kendiliğinden  yok olup olmadığını belirlemek için bir süre beklenir­.

Ne Tür durumlar­da Yumurtalık Kistleri Çıkarılmalıdır?
Daha önce belirtildiği üzere özelikle üreme çağın­da yumurtalık kistlerine sık rastlanır ve bu kistlerin çoğu belli bir süre sonun­da kendiliğinden  kaybolurlar. Bazı özel durumlar hariç, kist tanısı konduğun­da hemen  ameliyat kararı vermek yerine en  azın­dan bir sonraki adet kanama­sı süreci­nin bitimine kadar beklenerek kistin kendiliğinden  kaybolup kaybolmadığı belirlenir­.

Genel olarak söylemek gerekirse yumurtalık kistleri çeşitli belirtiler yaratarak kadı­nın günlük hayatını olumsuz şekil­de etkiliyorsa veya kistin selim tabiyatlı olduğun­dan emin olunamıyorsa (yumurtalık kanseri­nin bazı durumlar­da ilk belirtisi küçük bir kistik oluşum olabilmektedir) ameliyat yoluna gidilme­si tercih edilir­.

Kistlerin kendiliğinden  kaybolma­sı mümkün müdür?
İşlevsel kist adı verilen  türde olan kistler en  sık görülen  kistlerdir­. Yumurtlama işlevinde yumurtalık içinde doğal olarak meydana gelen ve olgunlaşmış yumurta hücresi­ni barındıran folikül adı verilen  içi sıvı dolu kesecikler (link) belli bir boyuta ulaştıktan sonra çatlayarak yumurta hücresi­ni serbest bırakırlar. Herhangi bir nedenle bu çatlama tam olarak gerçekleşemediğinde folikül içindeki sıvı artmaya devam eder ve kist ortaya çıkar. Bir sonraki adet kanama­sı geldiğinde kan­da doğal sürecin bir parçası olarak azalan hormonlar genel olarak bu kistin çatlayarak ortadan kalkmasını sağlarlar. Bazı durumlar­da doktor önerisiyle kullanılan doğum kontrol hapları da kistin kaybolmasına yardımcı ola­bilir­.

Özetle söylemek gerekirse işlevsel yapıdaki kistlerin çoğu kendiliğinden  kaybolur.

Ayrıntılı olarak incelenecek olursa aşağıdaki durumlar kistlerin ameliyat ile çıkarılmasını gerektirirler:

Kistik oluşumun tabiyatı ve türü hakkın­da neti bir fikre varılamaması:

Üreme çağındaki kistik oluşumların çoğu selim tabiyatlıdır ve ultrasonografide verdikleri görüntüye göre "basit kist" olarak adlandırılırlar. Basit kist terimi içi tümüyle sıvı dolu olan, katı (solid) kısımlar içermeyen  ve ultrasonografide sınırları düzenli ve içi tümüyle siyah ("hipoekojen") görülen, selim olduğu düşünülen  kistik yapıyı tarif etmek için kullanılır Bu tip kistler başka bir ameliyat nedeni konu başlığı olmadığı müddet belirli aralıklarla izlene­bilirler.

Selim tabiyatlı olan fakat adet sancısı, cinsel ilişkide ağrı ve gebe kalamama gibi sorunlara neden  olabilen  ve endometriyozis hastalığına eşlik eden  çikolata kistleri yukarıda belirtilen  sorunları yarattıkların­da ameliyat ile çıkarılmaları tercih edilir Bu tip kistlerin vajinal ultrasonografide tipik bir görünümleri vardır ve bu sebepten  dolayı kolay tanınırlar.

Yine selim tabiyatlı olan fakat içerdikleri materyalin kistin yırtılmasıyla karın içerisine boşalma­sı halinde ciddi sorunlara yol açabilen  dermoid yapıdaki kistlerin de genel olarak ameliyat ile çıkarılma­sı tercih edilir­. Bu kistler içlerinde kıl, diş, kemik dokusu gibi yapılar içerdiklerinden  ultrasonografide nispeten  kolay tanınırlar Bu tip kistlerde özellikle büyük oldukların­da boğulma ("torsiyon") adı verilen  ve aşağıda anlatılacak olan ağrılı durum daha kolay ortaya çıkabilmektedir­.

Yumurtalık kisti­nin kanser olduğun­dan şüphelenilme­si halinde bu olasılık çok düşük olsa dahi kısa zaman­da ameliyat yapılma­sı tercih edilir­. Özellikle ileri yaşlar­da ortaya çıkan, birden  fazla sayıda veya çift taraflı olan, içlerinde katı kısımlar bulunan, karın içinde sıvı birikmesine neden  olan, belli bir süre sonun­da kendiliğinden  kaybolmayan veya büyüme gösteren, tümör markeri adı verilen  bazı kan parametrelerinde yükselmelerle beraber olan kistik oluşumlar kanser olabilmeleri nedeniyle ameliyat edilmeleri önerilir­.

Kural olarak menopoz sürecinde veya çocukluk çağın­da meydana gelen kistik oluşumların beklenmeden  ameliyat ile çıkarılma­sı önerilir­.

Bazı yumurtalık kistleri östrojen  hormonu, tiroid bezi hormonları ve diğer bazı hormonları üreterek bu hormonların fazlalığına bağlı belirtiler ortaya çıkarırlar Bu tip kistik oluşumlar için de genel olarak ameliyat kararı verilir­.

Ameliyatın en  önemli avantajı çıkarılan dokunun patolojik incelemesi­nin yapılarak tabiyatı­nın net olarak belirlenebilmesidir­.

Yumurtalık kanseri:
Kistik oluşumun ağrıya neden  olması:

Pelvik ağrı nedeniyle yapılan jinekolojik muayenede kistik oluşumun ağrı­nın nedeni olduğu düşünüldüğünde ameliyat tercih edilir:

Özellikle büyük kistler çevre dokulardaki sinir uçlarına veya çevre organlara bası yaparak rahatsız edici ağrılara neden  ola­bilirler. Bu ağrılar adet sancısı şeklinde olabileceği gibi adet döngüsünün her gününde sürekli var olan ağrılar şeklinde ola­bilir­.

Kistin boğulma­sı veya boğulma olasılığı­nın varlığı:
Kistin ağrıya neden  olduğu durumlar­dan biri de torsiyon ("boğulma") adı verilen  durumdur. Kistin kendi etrafın­da dönerek kendi kan dolaşımını bozmasıyla ortaya çıkar. Kan dolaşımnın bozulmasıyla canlılığını yitirmeye başlayan yumurtalık dokusu çok ciddi ağrılara neden  olur.

Bu ağrı bazen  karın içi organlar­da ciddi bir durum (apandisit, dış gebelik veya başka bir nedene bağlı iç kanama, mide delinme­si gibi) düşündürecek bulguları ortaya çıkara­bilmekte ve bu durumlar­da doktorun acil ameliyat kararı vermesi­ni gerektire­bilmektedir­.

Her kistik oluşumda boğulma oluşabilmesine karşın özellikle 5 santimetre ve daha büyük çaplı olanlar ve dermoid kist yapısın­da olan kistik oluşumlar­da bu risk belirgin olarak fazladır­. Kist boğulduğun­da yapılan ameliyat çoğu hal­de canlılığını kaybetmiş yumurtalık dokusunun kistle beraber çıkarılmasına, yani kadı­nın yumurtalığını kaybetmesine neden  olmaktadır­. Boğulma rizikosu taşıyan veya en  ufak bir boğulma belirtisi gösteren  kistlerin ameliyat ile çıkarılma­sı kadı­nın yumurtalığını kaybetme riski­ni etkili bir şekil­de azaltır­.

Kistin Gebelik sürecinde Sorun Yaratma Olasılığı­nın Varlığı:
Yumurtalık kistleri arasın­dan özellikle endometriyozis hastalığı­nın gidişatın­da görülebilen  çikolata kistleri bir gebe kalamama nedeni oluştura­bilirler. bu sebepten  dolayı gebelik öncesi dönemde saptanan çikolata kistleri için küçük çaplı olanlar hariç çoğu hal­de ameliyat kararı verilir­.

Yumurtalık kistleri arasın­dan özellikle doğum kanalına yakın yerleşimli ve büyük çaplı olanlar doğum eylemi­nin ilerlememesine neden  ola­bilirler. Gebelik öncesi dönemde saptanan bu tür kistlerin ameliyat ile çıkarılma­sı bu kistlerin bir sezaryan ile doğum nedeni teşkil etme olasılıklarını ortadan kaldırırlar.

Kistin komşu organlara bası yaparak bu organların işlevleri­ni olumsuz şekil­de etkilemesi:

Özellikle büyük kistik oluşumlar rahimle yakın komşulukta bulunan idrar yolları­nın veya bağırsakların işlevleri­ni olumsuz şekil­de etkileye­bilirler:

İdrar torbasına bası yapan kistler sık idrara çıkma, bazen  idrar tutamama veya idrar yapamama şikayeti yapa­bilirler.

Bağırsaklara ve öncelikle de kalın bağırsağa bası olma­sı halinde dışkılama işlevi olumsuz etkilenebilir­.

Ne tür durumlar­da Yalnızca Kistin Çıkarılma­sı Yerine Beraberinde Heriki Yumurtalık ve Rahimin de Tümüyle Alınma­sı Tercih Edilir?

Üreme çağın­da olan bir kadın­da kist için yapılan ameliyatlar­da temel hedef yumurtalıkların korunma­sı ve yalnızca kistin çıkarılmasıdır­. fakat kistin kansere bağlı olduğu düşünülüyorsa ve ameliyat esnasın­da yapılan hızlı patolojik inceleme ("frozen  section") kanser tanısını doğruluyorsa bazı çok özel durumlar hariç, yumurtalığın alınma­sı tedavi için yeterli değildir­. Bu durumlar­da standart yumurtalık kanseri ameliyatını uygula­mak tedavi açısın­dan çok önemlidir­.

Rahimin gebelik sürecinde büyüyen  bebeği barındırmak dışın­da bilinen  bir etkinliği yoktur. bu sebepten  dolayı ailesi­ni tamamlamış bir kadın­da kistin iyi huylu olduğu düşünülse dahi yalnızca kistin çıkarılma­sı yerine beraberinde her iki yumurtalığın birden  ve ha t­ta rahimin de tümüyle alınma­sı önerile­bilir­. Bu öneri kadın tarafın­dan çoğu hal­de antipatik karşılansa da kadı­nın bu ameliyat sayesinde ileri yaşlar­da gelişme­si muhtemel üç kanser tipinden  (yumurtalık kanseri, rahim kanseri ve rahimağzı kanseri) tümüyle kurtulmuş olması­nın getireceği avantajlar gözardı edilmemelidir­.

Yumurtalık Kisti Nasıl Çıkarılır?
Genel olarak söylemek gerekirse bir yumurtalık kisti­nin yerleşmiş bulunduğu yumurtalık dokusun­dan tümüyle çıkarıla­bilirliği­nin temel belirleyicisi kistin türü ve yumurtalık dokusu içindeki konumudur.

İşlevsel ve basit yapıdaki kistler genel olarak çok basit bir şekil­de etrafındaki sağlam yumurtalık dokusun­dan "soyularak" çıkarılabilmektedirler.

Endometriyozis hastalığı gidişatın­da gelişen  çikolata kistleri bir yan­dan endometriyozis hastalığınıngenital organlar ile komşu organlar arasın­da yapışıklıklara neden  olabilmeleri, öte yan­dan genelde yumurtalık dokusunun derinliklerinde ve genel olarak birden  fazla sayıda olmaları nedeniyle daha zor çıkarılırlar. Yine de çoğu hal­de sağlam yumurtalık dokusunun korunma­sı çoğu hal­de olanaklıdır.

Dermoid kistler ise çıkarılmaları nispeten  zor kistlerdir ve bazı durumlar­da tüm yumurtalık dokusuna yayılım gösterdiklerinden  sağlam doku bulunma­sı zor ola­bilir ve kistle beraber yumurtalık dokusunun da çıkarılma­sı gerekebilir­.

Boğulma belirtileri gösteren  ve çoğu hal­de acil şartlar­da yapılan ameliyatlar­da yumurtalık dokusu canlılığını korumaya devam ediyorsa yalnızca kistin çıkarılma­sı mümkün olmakla beraber bu olasılık ne yazık ki çok yüksek olmamaktadır­.

Yumurtalık kistleri­nin ne şekil­de çıkarılacağı­nın belirleyicisi de yine kistin türü ve büyüklüğüdür. Orta büyüklükte ve etraf dokuyla yapışıklık oluşturmamış kistler, laparoskopi için başka engel oluşturacak bir durum konu başlığı değilse karnın açılmasına gerek kalmadan bu teknikle çıkarıla­bilirler. Büyük kistler, yapışıklık oluşturmuş kistler ve kanser olma şüphesi taşıyan kistler için laparotomi (karnın açılarak ameliyat edilmesi) tercih edilir­.

Laparoskopi -->

Sezaryan esnasın­da kist çıkarılması:
Gebelik süreci yeni bir kistik oluşumun ortaya çıkmasına neden  olan bir durum değildir­. fakat yine de bazen  sezaryan esnasın­da tesadüfen  bir yumurtalık kisti saptanabilmektedir­. Böyle bir durumda kistin sezaryan operasyonunun bitiminde, bulunduğu yumurtalık dokusun­dan ayrılarak çıkarılma­sı veya bu mümkün değilse o taraftaki yumurtalığın tümüyle çıkarılma­sı ameliyat süresi­ni biraz uzatmak dışın­da bir sorun yaratmaz.

Kist Çıkarılma Ameliyatı­nın Riskleri Nelerdir?
Kist çıkarılma ameliyatları genel anestezi altın­da uygulanan ameliyatlardır (GA-link). bu sebepten  dolayı genel anesteziye bağlı oluşma­sı muhtemel rizikolarbu ameliya t­ta da ortaya çıka­bilir­. Dikkatli bir ön değerlendirme ve tecrübeli bir doktor tarafın­dan verilen  anestezi bu riskleri çok azaltır­.

Karın­dan uygulanan jinekolojik ameliyatların tümünde genital organlar­da yapışıklık oluşma rizikosu vardır­. Bu yapışıklıklar yumurtalık ve tüpler etrafın­da oldukların­da bu organların işlevleri­ni olumsuz şekil­de etkileyerek gebe kalamama veya zor gebe kalma nedeni ola­bilirler. Ameliyatın kısa zaman­da tamamlanması, yapışıklığı en  aza indirmek için ek bazı önlemler alınmasıyla bu risk azaltılabilmekle beraber ameliyat laparoskopi gibi çok az yapışıklık oluşumuna neden  olan bir yöntem kullanılsa dahi tümüyle önlemek mümkün değildir­.

Kist çıkarılma ameliyatların­da ön plan­da yalnızca kistin çıkarılma­sı planlanmasına karşın sağlam yumurtalık dokusunun bulunma­sı her zaman mümkün değildir­. bu sebepten  dolayı her kadı­nın bu tür ameliyatlar­da kistin bulunduğu taraftaki yumurtalığın da alınma olasılığını bilme­si epey önemlidir­.

Ameliyat esnasın­da kistin kanser olduğunun düşünülme­si ve bunun ameliyat devam ederken  yapılan acil patolojik incelemeyle doğrulanma­sı halinde da her iki yumurtalıkla beraber rahimin de alındığı daha geniş bir ameliyat yapılma­sı gerekebilir­.

Kist çıkarılma­sı için kullanılan teknik ameliyata bağlı riskleri etkileyen  diğer bir haldir­. Laparotomi ile yani karın­dan girilerek (link) yapılan açık ameliyatlar­da bu yöntemin getirdiği riskler, laparoskopi ile yani ince borularla karını açmadan kamerayla uygulanan ameliyatlar­da ise bu yöntemin getirdiği rizikolarmevcuttur. Uygun bir ameliyat tekniği kullanıldığın­da ameliyat tekniği­nin kendisine bağlı rizikolarçok ender olarak ortaya çıkar.

Ameliyat Sonrasın­da Tekrar Kist Oluşur Mu?
Özellikle çikolata kistleri tekrarlama olasılıkları nispeten  yüksek kistlerdir ve bu sebepten  dolayı ameliyat sonrasın­da nüksü önlemeye yönelik ek tedavi gerektire­bilirler.

kaynağı: doktornevra

Konuyla ilgili aramalar: yumurtalık kistleri nasıl oluşur , ameliyatı hakkında bilgi